28 Nisan 2008 Pazartesi

SAGOPA KAJMER - BAYTAR

sevdiğim bir sagopa şarkısı:

BAYTAR

bu dilden firar eden her söz yaydan çıkmış ok gibi
sözler bazen bir hazine bazen dermansız bir dert tipi
geçmiş dünden bahsetmek lezzetsiz
gelmemiş yarından hep mi şikayetçiyiz biz
aklımın ipinin ucuda kaçmış
timsah katleleri boşalmış bir iki damla hiç değersiz
hüzün ve kaderin pençesinde birde ev namı değersiz
gece gündüz ömürden yontar dünya dönmez yarensiz
bugün ömür yarım gün serbest kalsın fikrim
senin tozlarını silemez tenimden ellerim
varlık ruhu terkeder gözün gözümden ayrılınca
bendeki aşk altın misali ağırlığınca
sensiz benlik yokluk demek kalbim sana emekçi
aşk denen illet çorak arazide tilki misali kurnaz bekçi
başım sarkıt bir mahalsiz cümle yolumun önüne taş
dudakların kaderin hikayeden çakır keyif dertdaş
gören derki sel ağzına bina yapmak aptal işi
yel eserse kırmaz dişimi kalp bir körse görmez bişiyi
saniyeler dakikalarla yapar alışverişi
saatler seni alır benden korkarım olamaz gelişi
hasret gözümün ışıklarını söndüren alçak misafir
ağır hitap sönük bir mum ayrılık hain bir zehir
melek yanımda yüzünü saklar felek yüzüme kaş çatar
bi tek bu hüznü sen bozarsın ipek tenin derime batsın
rüzgar saçını süpürse mest olur bakışlarım
adınla uyanır kulaklarım yüzünle açar göz kapaklarım
en güzel şiirlerimde kaleme adını sayıklatırım
odamın hayaletisin sessizliğine aşığım....

derdime çare baytarım yok, dengeme destek tut ki durayım
şafak güneşin fermanı geçer, acı tatlı sayılı zamanın sancısı
ama melek bir yandan şeytan bir yandan
başım zindan yokluk var bu kaçıncı şikayetim bilmem....

kafamı duvara yasladım omuzların yanımda yok
ahbaplar maymun iştah sahibi benim içim senle tok
yok ki gücüm belki devler ülkesinde bücürüm
sessizliğinle gelir hüznüm yokluğunda gömülü ölüyüm
bu devranın binlerce sevgi müşterisinden biriyim
yanlızlığıma küfrederim sensiz halden müştekirim
ilelebet de dönmez olsan bilki yanlız nöbetteyim
hatalarıma savaş açtım hergün farklı kefendeyim
hayat günlük defter yaprağı hazan gelir dokulur
gelirken ne getirilir ki giderken ne götürülür
dertle anlaş deva bul üzüntü kalbi sömürür
yüzüne baktığım her an cennetten bahçe görülür
gülüşle sen değil gönül bucaklarında harabeler
bu hilekar tavırla geçer fena saatler
seni içeren masallarım anlatılacak kadar kısa değiller
aşk ilinde bir tarafta cüceler diğer yanda devler...

derdime çare baytarım yok, dengeme destek tut ki durayım
şafak güneşin fermanı geçer, acı tatlı sayılı zamanın sancısı
ama melek bir yandan şeytan bir yandan
başım zindan yokluklar bu kaçıncı şikayetim bilmem....